.

ana cirit 01Cirit Tarihi
Cirit, at üzerinde süngü ve mızrağın düşmana daha iyi savrulması amacıyla ortaya çıkmış bir oyundur.Bu durumda cirit ağacının veya aletinin savaş gücünü geliştirmek için bir eğitim malzemesi olarak ortaya çıktığı, bu eğitim malzemesiyle at üzerinde alıştırmalar yapılmak suretiyle kurallı bir oyun şeklini almıştır. Cirit, bir diğer deyimle Çavgan, Türklerin yüzyıllardan beri oynadıkları bir ata sporudur.Alparslan'la beraber Anadolu'ya girmiş olan cirit daha sonra Avrupa'ya ve Arabistan ülkelerine sıçramıştır. 17. yüzyılda Fransa'da, Almanya'da ve diğer ülkelerde de Cirit Oyunu yayılmıştır.16. yüzyılda Osmanlı Türkleri tarafından bir Savaş Oyunu olarak kabul edildi. 19. yüzyılda bütün Osmanlı ülkesi ve saraylarının en büyük gösteri sporu ve oyunu oldu. Cirit, aynı zaman tehlikeli bir oyun olduğundan 1826 yılında II. Mahmut tarafından yasak edildi. Fakat daha sonra yine Osmanlı Ülkesi'nin başta gelen meydan ve savaş oyunu olarak her tarafa yayıldı.Uşak ili bu alanda Türkiyenin en çok Atlı Spor Kulübüne sahip ilidir il genelinde 30’dan fazla kulüp faaliyet gösterir. bu kulüpler ve geleneksel cirit oyunun yanında tarihte "Lobut Atma" adıyla bilinen ve ciritden daha kısa olan lobutlarla oynanan "Mısır Odunu" oyunu da Uşak ilinde sürdürülmektedir.
 
Ciritde Davul Zurna
Cirit müsabakası öncesinde ve esnasında davul ve zurna çalınır. Davul, zurna çalanların verdikleri bilgilere göre cirit esnasında davul zurna üç tarzda çalınır. 1. Köroğlu çalınır; notasızdır. 2. 4’lük ritm çalınır; hücum havasıdır; atların ayakları davula göre oynar. 3. “Cezayir havası” gibi ağır havalar çalınır. Davul zurna hiç ara verilmeden çalınır. Ciritte zurna çalan ustalar da atadan dededen öğrenerek ustalaşmışlardır. Ciritçilere göre, her zurnacı ciritte çalamaz; bazen iyi çalamayan zurnacılar ciritçilerin gazabına uğramaktadırlar. En meş- hur zurnacının Güre beldesinden Osman Ağa olduğu belirtilmektedir. Cirit müsabakası esnasında ciritçiler motivasyon amacıyla bazı naralar atmaktadırlar: Haydi oğlum! Sana varı- yorum Ali! Haydi aslanım! Kara ciritte bu naraların rakibi uyarmak, hazırlıklı kılmak amacıyla atıldığı ifade edilmektedir. Özellikle “Sana varıyorum Ali!”, Çevir ağzını!” gibi naraların centilmenlik amacı taşıdığı vurgulanmaktadır. Kurallı ya da modern ciritte ise bu tür seslenmelere yer verilmediğinden, sessizce rakibin vurulmasının amaçlandığından şikâyet edilmektedir.
 
Uşak Cirit Oyunu
Cirit Oyunu'nda 2 takım bulunur. Bu takımlar 70 ilâ 120 metre genişliğindeki bir alanda karşılıklı olarak alanın en gerisinde 5'er, 6'şar veya 7'şer kişi olarak dizilirler. Ciritçiler bölgesel giyimleriyle atlarına biner. Sağ ellerine atacakları ilk ciriti, diğer ellerine de yedek ve kamçı alırlar. İki tarafın birinden bir atlı öne fırlar, karşı dizinin önüne 30-40 metre kadar yaklaşır. Alay durağındaki rakip takım oyuncularından birine Sağ elindeki ciriti savurur, sonra geri döner, atını kendi dizisine doğru mahmuzlar. Karşı tarafın oyuncusu hızla onu takip eder, elindeki ciriti geri dönüp kaçan karşı taraf elemanına fırlatır. Bu kez ilk oyuncunun çıktığı sıradan diğer bir ciritçi onu karşılar. İkinci diziden çıkan, sırasındaki yerini almak için süratle yerine dönmeye çalışır. Bu defa rakibi onu kovalar ve ciritini atar.
 
Uşak Mısır Odunu 
Uşak’ta ciritçilik geleneğinin ortaya çıkardığı bir eğlence-müsabaka karışımı olan “mısır odunu” oyununa rastlanmaktadır. Genellikle bayramlarda ve düğün gibi eğlencelerde oynanan bu oyun, bir şenlik ve festival atmosferi yaratmaktadır. Açık bir alana yüksekçe iki direk dikilerek arasına urgan bağlanır. Urganın üzerine, köyün, bölgenin varlıklı kimseleri para, altın, namazlık, havlu, gömlek gibi çeşitli değerlerde eşyalar takarlar. Süvariler, ellerinde yaklaşık bir metrelik bir değnekle (mısır odunu) at koşturarak direklere yaklaşırlar ve yeterli mesafeye geldiklerinde ellerindeki mısır odununu yere vurarak sektirip urganın üzerinden geçirmeye çalışırlar. En iyi mısır odunu oyun değneğinin elma ağacından yapılma olduğu belirtilmektedir; beş altı metrelik çitin üzerinden aşırılabilmektedir. Çıtlık ağacından yapılma değnek de bu oyun için uygun evsaftadır. Değneğin yerden sektirilerek yüksekte gerili urgandan aşırılmasına “galgıtma” denilmektedir. Uşak’ta Mısır odunu oyunu adı verilen bu atlı oyunun bir diğer adı da “Mısır ciridi”dir. Kaynaklara göre, Yavuz Sultan Selim’in Mısır’ı fethinden sonra buraya atanan paşaların kapı cündileri (biniciler) tarafından yaygınlaştırılmıştır. Osmanlı döneminde cirit müsabakaları başlamadan önce Mısır odunu oyununun oynandığı belirtilmektedir.
 
Türkiyede İlk Kadın Ciritcileri
Uşak Türkiye’de ilk kadın ciritçilere sahip şehirdir. Uşak’ta yaklaşık on altı kadar kadın ciritçi vardır. Halihazırda bir kulüp çatısı altında toplanmış değiller. Müsabakalara gösteri amaçlı olarak çıkıyorlar. Tokat ve Sivas’ta da kadın ciritçilerin adlarını yeni yeni duyulmakdadır. 
 
 Uşak Cirit Atları
Uşak cirit atları büyük bir titizlik ile yetiştirilir ve Türkiye genelinde çok meşhurdur, Birçok Dizide, Filmde, Reklamlarda Yıllardan Buyana Uşak Cirit atları kullanılmıştır.

Puan Alınan Hareketler
  • Ciritçiye isabet orta sahada 4
  • Ciritçiye isabet alay durağında 4
  • Rakibini kesme 3
  • Rakibini yakalayıp bağışlama 3
  • Oyun alanında çelme yapan (kamçı ve sopa)sporcuya karşı takıma isabet sayılır.(+4) puan verilir.
  • Atılan ciriti oyun alanında havada tutma +3 (alay durağı yasaklanan hariç)
Puan Kaybedilen Hareketler
  • Yakın mesafede rakibine cirit atma 3
  • Ciriti ata kasten vurma 1
  • Atını rakip atlıya kasten çarptırma 3
  • Yan çizgi ihlali 1
  • Atı ile karşı alaya girmek 1